sensagent's content
Lettris
Lettris is a curious tetris-clone game where all the bricks have the same square shape but different content. Each square carries a letter. To make squares disappear and save space for other squares you have to assemble English words (left, right, up, down) from the falling squares.
boggle
Boggle gives you 3 minutes to find as many words (3 letters or more) as you can in a grid of 16 letters. You can also try the grid of 16 letters. Letters must be adjacent and longer words score better. See if you can get into the grid Hall of Fame !
English dictionary
Main references
Most English definitions are provided by WordNet .
English thesaurus is mainly derived from The Integral Dictionary (TID).
English Encyclopedia is licensed by Wikipedia (GNU).
Translation
Change the target language to find translations.
Tips: browse the semantic fields (see From ideas to words) in two languages to learn more.
last searches on the dictionary :
computed in 0.078s
haylazlıkla, yaramazca — poredno - anında, hemen — takoj - aniden, birdenbire — naenkrat, nenadoma - breach of trust (en) - beklendiği gibi, dakikası dakikasına, gereğince, zamanında — točno - sorumlulukla — odgovorno - as usual (en) - astigmatic (en) - irrevocably (en) - ödenir — plačljiv - artificially, by artificial means, factitiously, unnaturally (en) - kanuna aykırı şekilde, yasak olarak, yasaya aykırı olarak — nedovoljeno, nezakonito - gizli, gizlice, sır olarak — zaupno - anayasaya aykırı - mantıksal olarak — razumno - gereksiz olarak - exemption, granting immunity, immunity (en) - unjustly (en) - elinde olmadan, elinde olmayan sebeplerle, kaçınılmaz bir şekilde - alışıldığı şekilde, töre gereğince — običajno - inexorably (en) - gönüllü olarak — prostovoljno - istemiyerek — nehote - unlawfully (en) - haksız bir şekilde — krivično - zorunlu olarak — obvezno - potansiyel olarak — možno - düzenbazlılıkla, namussuzca — nepošteno - ikiyüzlülükle, riyakârca — hinavsko - adilâne, tarafsızlıkla — nepristransko - inequitably, unfairly, unjustly, unreasonably, wrongfully (en) - haince, kalleşçe — izdajalsko - son - fraudulently (en) - bîtaraf olarak, tarafsızlıkla — nepristransko - akıllıca — razsodno - perfidiously (en) - dilbilgisi kurallarına uygun olarak — slovnično - blamelessly, faultlessly, impeccably, irreproachably (en) - deneme türünden, geçiçi — preizkusen, začasen - job (en) - haksız fiil, haksızlık, haksız muamele - çocuğun suç işlemesi - dikkatsizlik, ihmal, ihmalkârlık — brezskrbnost, nepazljivost - kaçınma — beg - vergi kaçırma - zarar - original sin (en) - affedilmez günah, ölümcül günah — smrtni greh - cinayet, cürüm, suç — kazniva dejanja, nasilje, zločin - ağır suç, suç — prestopek, zločin - ihlal, tecavüz - işleme, yapma - cinsel taciz — spolna zloraba - savaş suçu - zina — prešuštvo - ensest - in operation, operating, operational (en) - seçmeli — na izbiro, neobvezen - de rigueur (en) - bad, defective (en) - ayrım, ayrımcılık — razlikovanje - ageism, agism (en) - heterosexism (en) - akrabasını tutma, akrabaya ayrıcalık yapma - ırkçılık - cinsiyet ayrımı - antifeminism, chauvinism, male chauvinism (en) - muhakeme, yargılama - uygunluk — skladnost - formality (en) - line (en) - kutlama — upoštevanje - ihtiyacı olmak — potrebovati - kanuni, legal, yasal - kanunsuz, yasadışı, yasalara aykırı, yasaya aykırı - dava dışı olan, mahkemede yapılmayan - dengi dengine olmayan - bekar, bekâr — samski - civil (en) - fuzuli, gereksiz, lüzumsuz — nepotreben - normal, olağan - duty-bound, obliged (en) - unpardonable (en) - kabul edilebilir — sprejemljiv - dakik — točen - timely (en) - gecikmiş, geç kalmış — zapoznel - qualified (en) - official, prescribed (en) - accountable (en) - sound (en) - beatified, blessed (en) - Blessed (en) - standart — običajen, standardiziran - diplomatik dokunulmazlığa ait, ülkenin yasaları dışında olan - binding (en) - düzeltmek, telafi etmek, telâfi etmek — odškodovati - clear, pass (en) - get through, make it, pass, qualify (en) - çiğnemek, karşı gelmek, karşı gelmek/koymak — kršiti - hırsızlık yaparak çalmak, soymak - cheat, chisel, rip off (en) - aldatmak, kandırmak — premamiti, varati - ahlakını bozmak, yoldan çıkarmak, yozlaştırmak — zapeljati - uygun düşmek, uymak, yerine getirmek — ustrezati - kentsel, şehre ait — državljanski, mesten - admit, allow (en) - multicultural (en) - kısa devre — kratek stik - sorumluluk, sorumlu olma — breme, odgovornost - mesuliyet, sorumluluk - meşruluk, yasallık, yasaya uygunluk — legitimnost, zakonitost - geçerlilik - effect, force (en) - hukuka uygunluk, kanuna uygunluk, yasallık, yasaya uygunluk - dürüstlük — poštenost - erdem, fazilet - iffet, namus, namusluluk — čistost, nedolžnost - honor, honour, pureness, purity (en) - adalet, âdil olma, hak, hakkaniyet, haklılık, insaf, türe — pravica, pravičnost - doğruluk, dürüstlük, haklılık — prav - doğruluk, dürüstlük — poštenost - giriş izni/hakkı, kullanma hakkı — dostop, vstop - authorisation, authority, authorization, sanction (en) - adlandırma, hak — pravica - yaşama hakkı - düşünce özgürlüğü - kanun önünde eşitlik, yasalar önünde eşitlik, yasa önünde eşitlik - kişisel özgürlükler, medeni hak, vatandaşlık hakkı, vatandaşlık hakları, yurttaşlık hakkı — državljanske svoboščine/pravice - din özgürlüğü, inanç özgürlüğü - freedom of speech (en) - basın özgürlüğü - toplanma özgürlüğü, toplantı özgürlüğü - oy hakkı, oy verme hakkı — volilna pravica - fırsat eşitliği - mezuniyet, salahiyet, selahiyet, yetki — avtoriteta, pooblastilo - yargı hakkı, yargı yetkisi, yasal yetki — sodna oblast - özgür irade — svobodna volja - geri kalmışlık — zaostalost - uygulama - adetler, gelenekler, töreler - code of behavior, code of conduct (en) - courtly love (en) - atlama, unutma — izpustitev - dışarda bırakma - res adjudicata, res judicata (en) - kurallar, talimatname — navodilo - temel bilgiler — osnovni pojmi - gerekli şart, olmazsa olmaz şey, vazgeçilmez koşul - bitaraflık, bîtaraflık, tarafsızlık, yansızlık — nepristranost - aldırışsızlık, ilgisizlik, karşılık beklememe, önyargısızlık - conformism, conformity (en) - order, parliamentary law, parliamentary procedure, rules of order (en) - kural - caveat emptor (en) - etiket, teşrifat — pravila obnašanja - protocol (en) - communications protocol, protocol (en) - file transfer protocol, FTP (en) - HTTP, hypertext transfer protocol (en) - MIDI, MIDI standard, musical instrument digital interface, Musical Instrument Digital Interface Standard (en) - TCP, transmission control protocol (en) - double standard (en) - ihtar, uyarı - ders, ibret, örnek, uygulamalı ders - esrar, gizem, gizli öğreti, ibrani felsefesi yazıları, kabala, sır - open secret (en) - onaylama, tasdik, tasvip - tasdik - onay — soglasje - baskı hatası, baskı yanlışı, dizgi hatası — tiskarska napaka, tiskovna napaka - dil sürçmesi, gaf, sürçme, ufak hata — spodrsljaj - spoonerism (en) - yanlış telâffuz — napačna izgovorjava - yanlış yorumlama - yasak - kriter, ölçü - arıza, bozukluk — okvara - kısmet - sapma - fasıla, inkıta, kesinti - elektrik kesilmesi — izpad toka - disturbance, perturbation (en) - formalities, formality (en) - bağımsızlık - gerekli şey, gereksinim, ihtiyaç — temeljna stvar - gereksinim, ihtiyaç - norm - hukuki statü, yasal statü - hukukun üstünlüğü - günahsızlık - kabahat — krivda - suç, suçluluk - academic freedom (en) - bağımsız ekonomi politikası, otarşi, özerklik - freedom of the seas (en) - bağımsızlık, istiklal, istiklâl, özgürlük — neodvisnost - cüret, küstahlık — predrznost - özgürlük - constraint, restraint (en) - gizleme - gizlilik — zaupnost - arıza, bozukluk, defo, hata, kusur — hiba, napaka - bug, glitch (en) - sapma, sapınç - anomalousness, anomaly (en)[Domaine]
-